|
-Prokaryot ve Ökaryot
Hücrelerin Benzer Yönleri
-Hücre
zarının (plazma zarının) bulunması
-Sitoplazma
sıvısının bulunması
-Kalıtım
materyalinin bulunması
-Ribozom
organelinin bulunması
|
Prokaryot hücre
yapısına sahip organizmaların bazı belirleyici özellikleri vardır. Şöyleki;
1. En önemlisi
zarlı oluşuma sahip olmaması
2.
Sitoplazmasında DNA’nın bulunması,
3. Kemosentez
yapması
4. Oksijensiz
solunum (fermantasyon değil) yapması (sadece bazı bakterilere özgüdür)
5. Endospor
oluşturabilmesi (sadece bazı bakterilere özgüdür.)
DİKKAT: Bir
organizmanın bir hücreli olması, hücre duvarı taşıması prokaryot olduğunu
kanıtlamaz. Çünkü bu özellikler bazı ökaryot hücreliler için de geçerlidir.
|
-Prokaryot ve ökaryot
hücrelerin farklılıkları
|
PROKARYOT HÜCRE
|
ÖKARYOT HÜCRE
|
|
Ökaryotlardan
önce oluşmuştur.
|
Prokaryotlardan
sonra oluşmuştur.
|
|
Hücre boyutları daha
küçüktür.
|
Hücre boyutları aha
büyüktür.
|
|
Ökaryotlara göre
basit yapılıdır.
|
Prokaryotlara
göre daha gelişmiş yapıya sahiptir.
|
|
Prokaryot
hücrelilerin hepsi tek hücreli canlılardır.
|
Ökaryot
hücrelilerin bir kısmı tek çoğu çok hücreli canlılardır.
|
|
Zarla çevrili çekirdek
ve zarla çevrili organelleri yoktur.
|
Zarla çevrili
çekirdek ve zarla çevrili organelleri vardır.
|
|
Çekirdekçik yok.
|
Çekirdekçik var.
|
|
Nükleoid bölgede,
halkasal tek bir kromozom bulunur.
|
Çekirdekte tek
veya daha fazla doğrusal kromozom bulunur.
|
|
Ribozomları
nispeten küçük. (30-50S)
|
Ribozomları
nispeten büyük. (40-60S)
|
|
DNA’da histon
bakterilerde yok arkelerde var.
|
DNA’da histon
var.
|
|
DNA replikasyonu
tek bir noktadan (orjinden) başlar.
|
DNA replikasyonu
yüzlerce noktadan (orjinden) başlar.
|
|
İkiye bölünme ile
çoğalırlar. Mitoz-Mayoz yok. (Mitotik bölünme yok).
|
Mitoz-mayoz
bölünme ile çoğalırlar. (Mitotik bölünme var).
|
|
Çoğunda hücre
duvarı vardır.
|
Bir kısmında
hücre duvarı vardır.
|
|
Kromozom sayısı
tek ve haploit
|
Kromozom sayısı
birden fazla ve diploit
|
|
Kemosentez yapan
çeşitleri vardır.
|
Kemosentez yapan
yoktur.
|
|
Endositoz (pinositoz/fagositoz)
ve ekzositoz görülmez.
|
Endositoz
(pinositoz/fagositoz) ve ekzositoz görülebilir.
|
|
-Prokaryot ve
ökaryot hücreler arasındaki en temel farklılıklardan biri, DNA’nın hücre içindeki
konumudur.
-Ökaryot
hücredeki DNA'nın çoğu, çekirdeğin içindedir. Prokaryotlarda ise
sitoplazmanın daha yoğun bir bölgesi olan ve nükleoid adı verilen bölgede
yoğunlaşmıştır. Bundan dolayı, sitoplazmada DNA bulunan hücre prokaryot
hücre yapısına sahiptir.
|
-Prokaryot ve ökaryot
hücrelerin alt birimlerini
|
Prokaryot hücre
|
Ökaryot hücre
|
|
-Birçoğunda
hücre duvarı
-Hücre
zarı
-Sitoplazma
-Nükleik
asitler (DNA ve RNA)
-Ribozom
|
-Bir
kısmında hücre duvarı
-Hücre
zarı ve sitoplazma
-Nükleik
asitler (DNA ve RNA)
-Ribozom,
bir kısmında sentrozom
-Çekirdek
ve zarlı organeller
|

Prokaryot hücrelerin yapısı Ökaryot
hayvan hücrelerinin yapısı
Hücrelerin Yapısal Bileşenleri
-Hücre
zarı:
a) Hücre zarının özellikleri:
-Esnek, ince, seçici geçirgen (yarı geçirgen) bir yapıdır.
-İki tabakalı fosfolipitten oluşmuştur.
-Çift fosfolipit tabakası akıcı olup sürekli hareket hâlindedir.
-Üzerinde madde alışverişini sağlayan porlar bulunur.
-Hücre
zarı seçici geçirgendir. Bir molekülün zardan geçip geçemeyeceği ya da ne
kadar kolaylıkla geçebileceği molekülün ve hücrenin özelliğine bağlıdır.
b)
Hücre zarının görevleri:
-Madde
alışverişini sağlar. (En önemli görevidir)
-Hücreyi
dıştan sarar, dış etkilerden korur.
-Hücreyi
dağılmaktan korur.
-Hücreye
şekil verir.
c) Hücre zarının yapısı:
-Hücre zarı protein, lipit ve karbonhidrat moleküllerinden
meydana gelmiştir.
-Bu moleküllerin genellikle zarda bulunma miktarları;
Protein (%55) > Lipit (%42) > Karbonhidrat (%3)
şeklindedir.
-Hücre zarı ile ilgili geçerli olan model 1972 yılında Singer
(Singır) ve G.Nicholson (Nikılsın) tarafından geliştirilmiştir. Akıcı
mozaik zar modeli olarak açıklanan bu modelde zarın yapısında iki sıra
halinde fofolipit tabakası bulunur. Fosfolpitlerin suyu seven (hidrofilik)
baş kısımları dışta, suyu sevmeyen (hidrofobik) kuyruk kısımları ise içe
doğru yerleşmiştir.
-Lipit tabakası sürekli hareket hâlindedir ve akıcı bir
durumdadır. Zara esneklik sağlar.
-Zardaki protein molekülleri lipit tabakalarının arasına
gömülüdür ya da yüzeyinde bulunur.
-Singer ve Nicholson zarla ilişkili proteinleri yüzeysel ve iç
protein olarak sınıflandırmışlardır.
-İç proteinlerin çoğu zarın iki yanında açık kısımlar bulunacak
biçimde lipit tabakayı bir baştan bir başa geçerek kanallar oluşturur. Bu
proteinler zardan madde geçişinde rol alır.
-Proteinlerin
sayısı ve dağılımı hücreden hücreye farklılık gösterir.
-Hücre
zarının yapısında bulunan proteinlerin; hücrelerin haberleşmesi, birbirine tutunması,
birbirini tanıması ve madde geçişlerinin sağlanması gibi pek çok işlevi
bulunur.
|
-Karbonhidratlar
hemen hemen daima diğer moleküllerle bir arada bulunur. Ya glikoprotein ya
da glikolipit halindedirler. Hemen hemen daima hücre dışına doğru çıkıntı
yaparlar. Bu karbonhidratlı yapı hücreyi dıştan bir örtü gibi kaplar. Bu
tabakaya glikokaliks denir.
|
-Glikokaliks (glikoproteinler ve glikolipitler);
-Hücrenin antijenik özellik kazanmasında,
-Hücrelerin birbirini tanımasında,
-Hücre yüzeyinin negatif yük kazanmasında,
-Uyarıları algılayan reseptör oluşumunda,
-Bağışıklık sisteminde önemli rol oynar.
|
Karbonhidrat +
Protein = Glikoprotein, Karbonhidrat + Lipit = Glikolipit, dönüşümleri
golgi organelinde gerçekleşir.
|

Şekil: Hücre zarının yapısı
|
1. Hayvan
hücrelerinin zarında zara sağlamlık ve esneklik veren, steroid olan
kolesterol molekülü de bulunur.
-Kolesterol,
zarın ortalama bir akışkanlıkta olmasında tampon görevi yapar.
-Kolesterol miktarı
yükseldiğinde akışkanlık azalır.
2. Zar
lipitlerindeki doymuş yağ asitleri düz zincirlidirler, doymamış yağ
asitlerinin kuyrukları ise kıvrımlıdır. Zar lipitlerindeki doymamış yağ
asitlerinin kuyruklarında kıvrımlar artıkça zarlar daha gevşek biçimde
sıkışmaya başlar ve sonuçta daha akışkan olurlar.
3. Bitki hücre
zarında kolesterol bulunmaz.
|
-Birçok
bakteri ve arkede, alglerde (bazı protistlerde), bitkilerde, mantarlarda
hücre zarının dış kısmında hücre duvarı (hücre çeperi) adı verilen bir
yapı daha bulunur.
Hücre Duvarı
-Hücre duvarı, hücre zarına göre daha kalın ve dayanıklı bir
yapıya sahip olduğundan bulunduğu hücreleri dışarıdan gelebilecek mekanik
etkilere karşı korur.
-Bitkilerde hücreye fazla suyun alınmasını engeller.
-Prokaryotlarda hücreyi koruyup şeklini veren ve hipotonik bir
ortamda patlamasına engel olan hücre duvarlarıdır.
-Canlı türlerine göre
çeperin yapı maddesi;
-Çoğu bakterilerde → Peptidoglikan, (Peptidoglikan:
Protein + karbonhidrat)
-Çoğu arkebakterilerde →Sahte (yalancı) peptidoglikan
-Bitkilerde ve alglerde → Selüloz
-Mantarlarda → Kitin
|
-Hücre
yaşlandıkça biriktirecekleri madde miktarı artacağından yaşlı hücrelerde
çeperler daha kalındır.
|
-Sitoplazma
-Ökaryot hücrelerde hücre zarı ile çekirdek arasını dolduran yarı
akışkan sıvıdan oluşur. Prokaryot hücrenin ise zarla çevrili bir çekirdeği
bulunmadığından hücre zarı içerisindeki tüm kısım sitoplazmayı oluşturur.
-Sitoplazmanın büyük bir kısmını su oluşturur. Bunun yanı sıra
sitoplazmanın yapısında enzimler, vitaminler, RNA, aminoasit, glikoz gibi
organik bileşikler, atık maddeler vb. bulunmaktadır.
-Yapısındaki iskelet proteinleri sayesinde hücrenin üç boyutlu
yapısını korur. Hücre içinde madde taşınımına imkân sağlar ve hücresel
yapıların hücre içindeki konumunu sabitler.
-Organizma için büyük önem taşıyan organeller de sitoplazmada
bulunurlar.
-Ribozomlar: Protein fabrikaları
-Ökaryot ve prokaryot tüm hücrelerde ortak olarak bulunan bir
birimdir. (Olgun alyuvar hücrelerinde bulunmaz)
-Ribozomlar zarla çevrili olmadıkları için günümüzde organel olarak
değerlendirilmez.
-RNA ve proteinden oluşan büyük ve küçük olmak üzere iki alt
birimden oluşur. -Normalde bu iki alt birim birbirinden ayrıdır. Protein
sentezleneceği zaman bir araya gelir ve işlevsel ribozomu oluşturur.

İki alt birimden oluşan ribozomun genel yapısı
-Protein
sentezinin gerçekleştirilmesinde (hücredeki genetik bilginin proteinlere
çevrilmesinde) görevli hücre birimleridir.
-Protein sentezinin yoğun olarak yapıldığı hücrelerde sayıları
fazladır.
-Sitoplazmada
serbest halde, endoplazmik retikulum ve çekirdek zarlarının üzerinde çok
sayıda, mitokondri ve kloroplastın içinde de bulunur.
-Serbest
ribozomlarla sentezlenen proteinlerin çoğu sitoplazma içerisinde görev yapar.
Bağlı ribozomlarda sentezlenen proteinler ise ya zarların bileşeni olacak ya
lizozom gibi organellerde paketlenecek ya da hücre dışına gönderilecektir.
-Tek
veya çok sayıda birleşip tesbih tanesi gibi dizilerek poliribozomları (polizomları)
oluşturur.
-Poliribozom
oluşumu prokaryot ve ökaryot hücrelerde ortak olarak gerçekleşir.
-Polizom
ile hücre aynı proteinden çok sayıda sentezlemek istediğinde oluşturur. Bu
sayede kısa sürede aynı proteinden çok sayıda üretilebilir.
|
-Ribozomların
görevi, amino asitlerden protein sentezi yapmaktır. Ribozomlar amino asit sentezi
yapmaz.
|
-Sentrozomlar
|
-Hayvan
hücrelerinin birçoğunda, alg ve mantarlarda çekirdeğin hemen yanında
bulunan zarsız bir yapıdır.
-Olgun sinir
hücrelerinde, olgun alyuvarlarda ve gelişmiş bitkilerin hücrelerinde
sentrozom yoktur.
-Bir sentrozom,
birbirine dik olarak yerleşmiş iki adet sentriyolden oluşur.
-Her bir
sentriyol, dokuz adet üçerli mikrotübülden meydana gelir.
|

|
- Mikrotübüller, hücrenin iskeletini oluşturan ve hücre içinde
madde taşınmasında görev alan yapısal proteinlerdir.
- Sentriyoller, hücre bölüneceği zaman kendini eşler. Hücrenin zıt
kutuplarına yerleşir. Aralarında iğ ipliği (mikrotüller) oluşur. Bu iplikler
bölünme aşamasında hücrenin ortasında bulunan kromozomları kutuplara çeker.
-Kamçı,
sil gibi hücre hareketini sağlayan yapıların oluşumunda rol alır.
Organeller
-Ökaryotik
hücrelerde hücre çekirdeği, endoplazmik retikulum, Golgi aygıtı, mitokondri,
kloroplast, lizozom, peroksizom gibi organeller bulunur.
-Tek
katlı zar ile çevrili olanlar ve çift katlı zar ile çevrili olanlar olmak
üzere organelleri iki gruba ayırabiliriz.

|
-Çekirdek (Bilgi merkezi)
-Ökaryot hücrenin
en büyük organelidir. Prokaryotik hücrelerde çekirdek bulunmaz.
-Hücredeki kalıtsal
bilginin depolandığı tüm metabolizma
faaliyetlerinin
yönetildiği yer çekirdektir.
|

|
-Protein
sentezi, büyüme, gelişme ve bölünme faaliyetlerinin kontrol edildiği, DNA’nın
bulunduğu organeldir.
-Deneysel
olarak bölünme aşamasına gelmiş olan hücrelerin çekirdekleri çıkartıldığında
da bölünme işleminin gerçekleşmediği görülmüştür.
-Çekirdek,
birçok hücrede bir tanedir. Bazı hücrelerde çekirdek sayısı birden fazla
olabilir.
-Bir
çekirdek 4 bölümden oluşur.
1. Çekirdek
zarfı
2.
Çekirdek sıvısı (Nükleoplazma)
3.
Çekirdekçik (Nukleolus)
4.
Kromatin iplik (DNA)
1.Çekirdek
zarfı
-Çekirdek
hücrenin diğer kısımlarından bir zar ile ayrılır.
-Zar,
çekirdeğe şekil ve direnç kazandırır.
-Çekirdek
zarı hücre bölünmesi sırasında kaybolur (çözünür), bölünme tamamlandıktan
sonra yeniden oluşur.
-Çift
katlı yapıdadır ve hücre organellerinden ER ile bağlantılıdır.
-Çekirdek
zarının dış yüzeyinde ribozomlar yer alır.
-Zar
üzerinde, nüklear por adı verilen geçitler bulunur. Bunlar hücre
zarındaki porlardan büyüktür. Porlar, RNA, ATP ve protein gibi büyük
(polimer) moleküllere geçirgendir.
2.
Çekirdek plazması (Nükleoplazma)
-Çekirdek içini dolduran sıvıdır. Sitoplazmanın devamı gibidir,
ancak çözünmüş madde ve nükleik asitler bakımından daha yoğundur. Bu yapı
içinde protein, enzim ve mineral maddeler de bulunur. İçinde kromatin
iplikler ve çekirdekçik yer alır. DNA, kromatin (DNA ipliği)
şeklinde organize olur.
3.
Çekirdekçik (Nukleolus)
-Bölünme
evresinde olmayan çekirdekte belirgindir. Bir zarla çevrili değildir.
Yapısında DNA, RNA ve protein bulunur.
-DNA’dan
gelen talimatlar doğrultusunda rRNA burada sentezlenir ve rRNA, sitoplazmadan
gelen proteinlerle birleştirilerek ribozomların küçük ve büyük alt birimlerini
oluşturulur.
-Çekirdekçiğin
büyüklüğü ve sayısı, canlının türüne ve hücrenin büyüme evresine göre
değişir.
-Protein
sentezinin daha yoğun olduğu hücrelerde çekirdekçiğin daha büyük olduğu
görülmektedir. Çekirdekçik, hücre bölünmesi sırasında çözünür, daha sonra
yeniden oluşur.
4.
Kromatin iplik
-Çekirdekte
bulunan DNA histon denilen proteinlerle birlikte kromatin adı verilen
yapıyı oluşturur.
-Hücre
bölünmesi sırasında bu kromatinler, kısalıp kalınlaşarak kromozomları
oluşturur.
-Kromozomları
oluşturan DNA-protein kompleksine kromatin denir.
|
-Endoplazmik retikulum (ER)
-Ökaryot
hücrelerde hücre zarı ile çekirdek zarı arasında uzanan, kanalcık ve
borucuklar sistemidir.
-Genel olarak,
depolama, paketleme ve hücre hiçi madde iletiminde, mekanik etkilere karşı
korumada, hücreye desteklik sağlamada etkilidir.
-Ayrı ayrı
odacıklar oluşturarak asit ve baz tepkime- lerinin birbirini etkilemeden
oluşmasını sağlar.
-Endoplazmik
retikulum (ER) üzerinde ribozom taşıyıp taşımamasına göre granüllü ve
granülsüz
(düz) ER olmak
üzere iki grupta incelenir.
|

|
-Granüllü
endoplazmik retikulum ve proteinlerin işlenmesi:
-Üzerlerinde
ribozom bulunan ER dir.
-Organellerin
yapısına katılacak proteinler ile hücrenin dışına salgılanacak proteinler granüllü
ER üzerindeki ribozomlar tarafından ER içerisine doğrudan sentezlenir.
-Bazı
proteinler ER de çeşitli işlemlerle yapısal değişikliğe uğratılarak işlenir.
İşlenen bu proteinler golgiye taşınır.
-GER,
salgı proteinleri yapmasının yanında hücrenin zar fabrikası olarak da görev
yapar.
-Granülsüz
(düz) endoplazmik retikulum ve lipid sentezi:
-Üzerinde
ribozom bulunmayan ER’dir.
-Granülsüz
ER; lipid (yağ), karbonhidrat, fosfolipit, steroit (eşey hormonları gibi)
sentezi yapar.
-Ayrıca
granülsüz ER özellikle kas hücrelerinde kalsiyum depolar.
-İnsan
karaciğer hücrelerinde ilaçların ve zehirli maddelerin etkisiz hâle
getirilmesinde rol oynar. (detoksifikasyon)
-Glikojen
yıkıma uğratılır.
-ER’den
oluşan organeller, golgi, lizozom ve kofuldur.
-Golgi aygıtı: Gönderme
ve teslim alma merkezi
-Tek
zarla çevrili üst üste dizilmiş yassı keseciklerden oluşur.
-Granülsüz
ER’den meydana gelmiştir.
-Hücrede
teslim alma, tasnif etme, gönderme, salgılama hatta üretim merkezi gibi işlev
görür.
-ER’den
gelen protein, lipit, karbonhidrat gibi temel bileşenleri işleyip
farklılaştırarak; hücre zarının bileşenleri olan glikolipit, glikoprotein,
lipoprotein moleküllerine son şeklini verir. Ayrıca enzim, hormon gibi
düzenleyicileri de sentezler.
-Salgı
için özelleşmiş hücrelerde sayıca fazladır.

Görsel: Golgi aygıtı ve hücre içindeki zarlı yapılar
arasındaki ilişkiler
|
Lizozom (intihar keseciği)
-Bitkiler
hariç ökaryot hücrelerin çoğunda bulunur.
-Gelişmiş
bitki ve mantar hücrelerinde lizozom bulunmaz.
-Basit
(ilkel) yapılı bitkilerde fitolizozom denilen lizozom benzeri yapılar vardır.
-Sindirim
(hidroliz) enzimlerini içeren, çift fosfolipit takasından oluşan tek zarla
çevrili organeldir.
-Hücre içi
sindiriminde görevlidir.
-Lizozom, hücre
içinde yaşlanmış, yıpranmış ya da işlevini yitirmiş organelleri, hücredeki
polimerleri sindirir. Ayrıca zararlı bakteri ve virüsleri parçalayarak
hücreyi enfeksiyonlara karşı korur.
|

|
-Amip
gibi bazı protistalar daha küçük besin parçacıklarını fagositoz ile alarak
lizozom enzimleri ile sindirir. Bazı insan hücreleri de fagositoz yapar. Akyuvar
hücresi olan makrofajlar bakteri gibi zararlı organizmaları alıp parçalayarak
vücudun korunmasına yardım eder.
-Organizmada
ölüm ve bazı hastalık durumlarında hücre içi kontrol mekanizması bozulduğunda
zar yapısı bozulur ve lizozom enzimleri serbest kalırsa hücre kendi kendini
sindirerek ortadan kalkar. Bu olaya otoliz denir. Otoliz, hücrenin
ölümüne sebep olabilir.
-Kurbağa
larvasının kuyruğunun yok olmasında, hareketsiz kalan kasların erimesi, yaşlı
dokuların, alyuvarların ve mikropların yok edilmesinde, embriyonik gelişim
sırasında parmak aralarındaki perdelerin yok olmasında (apoptoz) lizozom
enzimleri etkilidir.
-Besinler,
besin kofuluna alındıktan sonra lizozom keseleri bu kofullarla birleşir ve
difüzyonla hücre zarından geçebilecek kadar küçük moleküllere parçalanır.
Geride kalan atık maddeler yüksek organizasyonlu canlılarda birikir ve bir
zaman sonra hücre yaşlanmasıyla birlikte lipofuksin pigmentinin
oluşumu görülür. Biriken bu madde yaşlı bireylerin ellerinde, omuzlarında ya
da yüzünde kahverengi lekeler oluşturur.
|
-Lizozom hücre
içi sindirimini sağlar. Hücre dışı sindirime katılmaz. Lizozom, içinde
bulunan sindirim enzimlerini kendisi değil, ribozom üretir.
|
|
-Peroksizomlar:
(Oksidasyon=Yükseltgenme)
-Hemen hemen tüm
ökaryot hücrelerde bulunan tek katlı zarla çevrili bir organeldir.
-Hayvansal
organizmalarda peroksizomlar, özellikle metabolik aktivitesi daha yüksek
olan karaciğer, kalp, kas ve böbrek hücrelerinde daha fazla bulunur. Bitkilerde
ise tohumlar ve yapraklar, peroksizom organeli bakımından daha zengindir.
|

|
-Bu
organel, sitoplazma ve ER’de yapılan proteinlerle, ER’de ve peroksizomun
kendi içinde yapılan lipitlerin bir araya gelmesi ile oluşur. Golgiden tomurcuklanmayla
meydana gelmezler.
- Bitki hücrelerinde bulunan peroksizomlar, yağ asitlerinin
karbohidratlara dönüşümünde görevli önemli enzimleri bulundurur. Hayvanlarda
yağları karbohidratlara dönüştüren enzimler bulunmaz.
-Oksijeni
hem kullanan hem de oluşturabilen bir organeldir.
-Hücrede
metabolik faaliyetler sonucu oluşan H+’iyonlarını O2 ile tepkimeye sokarak
hidrojen peroksit (H2O2) oluşumuna neden olur. Böylece
sitoplazmanın pH'sını düzenlemiş olur.
-Peroksizom
aynı zamanda katalaz enzimi taşır. Bu enzim çok zehirli olan peroksiti su ve
oksijene parçalayarak O2 oluşumuna neden olur.

-Bazı peroksizomlar
oksijen kullanarak yağ asitlerini mitokondrinin kullanabileceği daha küçük
moleküllere dönüştürür. Çok uzun zincirli yağ asitlerinin beta oksidasyon
yoluyla daha kısa hale gelmelerini sağlar. Bu kısa formdaki yağ asitleri
mitokondriler için vazgeçilmez birer substrat haline gelirler ve hücrenin
enerji ihtiyacının sağlanması için kullanılırlar.
|
-Peroksizomlar,
mitokondri gibi oksijen kullanan, ölünerek çoğalabilen organeldir. Ancak
ATP sentezi yapmazlar. Genomları yoktur.
|
-Kofullar
-Kofullar
tek katlı zarla çevrili içi sıvı dolu keselerdir.
-Koful
öz suyu denilen bu sıvı içerisinde şeker, protein, organik asitler,
mineraller, alkoloid maddeler, antosiyanin pigmentleri bulunur.
-Bitki
hücrelerinde büyük ve sayısı az, hayvan hücrelerinde ise küçük sayıca
fazladır.
|
-Olgun bitki
hücrelerinde genellikle büyük bir merkezi koful bulunur. Merkezi koful
hayvan hücrelerinde bulunmaz. Bitki hücrelerinde lizozom olmadığından bitki
hücresinin merkezi kofulu, lizozoma eşdeğer kapasitede işlev görebilir.
|

|
-Kofullar
hücrelerde; ER, Golgi, hücre zarı ve çekirdek zarından oluşabilir.
-Kofullar
hücrede madde alışverişinde, beslenme, sindirimde ve boşaltımda görevlidir.
-Şeker
ve aminoasitlerin geçici depo yeridir.
-İçindeki
antosiyan gibi pigmentler çiçeklere renk vererek tozlaşmaya yardımcı olur.
-Meyvelere
renk vererek tohumun yayılmasında etkili olur.
-Bazı
zehirli atıkları tuzlarla birleştirerek kristal şeklinde depolayıp zararsız
hale getirir.
- Besin
kofulu, Sindirim kofulu, Boşaltım kofulu, Salgı kofulu ve Kontraktil koful
gibi çeşitleri vardır.
-Hücreler
küçük mikroorganizmaları ve besin partiküllerini hücre içine alarak besin
kofulu oluşturabilir.
-Besin
kofulu ardından lizozom ile birleşerek sindirim kofulu adı verilen bir
yapıya dönüşür ve besinlerin sindirimi burada gerçekleşir.
-Tatlı
sularda yaşayan protistlerin çoğu, fazla suyu hücre dışına pompalayan kontraktil
kofullar taşır.
-Golgi
aygıtında üretilen salgılar ile metabolizma atıklarının hücre dışına
verilmesini
sağlayan
kofullar salgı kofulu olarak adlandırılır. Birçok canlıda üretilen
sindirim
enzimleri
salgı kofulları oluşturularak ekzositozla hücre dışına verilir.

|
-Mitokondri. Enerji santrali
-Prokaryot
canlılar ve memeli olgun alyuvarlarının dışında oksijenli solunum yapan tüm
hücrelerde bulunur.
-Mitokondriler
hücrenin enerji santralleridir. Oksijenli solunum ile ATP üretir.
-Çift zarlıdır.
|

|
-Dış
zar düz, iç zar kıvrımlıdır. Kıvrımlı bu yapıya krista denir.
-Krista
üzerinde ETS enzimleri (enerji üretiminde görev alan enzimler) vardır.
-
Kristadaki kıvrımlar mitokondrinin yüzeyini genişletir. Böylece hücresel
solunumun verimini yükseltir.
-Kendisine
ait DNA, RNA ve ribozomu vardır.
-Kıvrımların
arasını matriks adı verilen sıvı doldurur. DNA, RNA, ribozom ve solunum
enzimleri matriks içinde bulunur.
-Enerji
ihtiyacı fazla olan sinir, kas ve karaciğer gibi hücrelerde mitokondri sayısı
diğer hücrelere göre daha çoktur.
-Mitokondrilerin
kendilerine özgü sınırlı bilgi taşıyan DNA’sı yüzden kendilerini
eşleyebilirler.
-Çoğalmaları,
çekirdek DNA’sının kontrolünde gerçekleşir.
- O2’li
solunum tepkimesi: C6H12O6 + 6 O2
→ 6 CO2 + 6 H2O + ATP + Isı
-Mitokondride
oksijenli solunum ile ATP üretildiğine göre, mitokondri etkinliği artan bir
hücrede;
-Enerji
verici olarak kullanılan glikoz, yağ asidi ve gliserol gibi monomerlerin
miktarı azalır.
-O2
tüketimi artar., CO2 artar.
-Yoğunluk
azalır.
-pH
düşer, asitlik artar.
-Plastitler
-Bitki
hücrelerinde, alglerde ve öglena gibi protistlerde bulunan anabolik (yapım)
işlevler için özelleşmiş çift katlı zarla kuşatılmış organel grubudur.
-Plastitler,
güneş ışığı yardımıyla fotosentez yapabilir. Çeşitli renklerde pigmentler
içerir. -Bitkilerin çiçek, tohum ve meyvelerine renk verir. Protein, yağ ve
karbonhidratların sentezini yapabilir ve bunları depolayabilir.
-Bitki
hücrelerinde öncü plastitlerden gelişen kloroplast, kromoplast ve
lökoplast olmak üzere üç tip plastit bulunur. Plastitler belirli şartlar
altında birbirine dönüşebilir.
|
a) Kloroplastlar
-Klorofil
taşıdıkları için yeşil renkli plastitlerdir. Bazı protista (öglena) ve
bitkilerde bulunur.
-Bir bitkinin tüm
yeşil kısımlarında (yapraklarda, genç dallarda ve olgunlaşmamış meyvelerde)
bulunur. -Kloroplastlar, fotosentezle güneş enerjisini kullanarak glikoz
sentezi yapar.
|

Kloroplastın iç yapısı
|
|
-Fotosentez:
Bitkilerin CO2 ve H2O gibi inorganik maddelerden
güneş enerjisi ve klorofil yardımı ile organik besin üretmeleridir. Bu
sırada atmosfere O2 verilir.
-Genel denklemi:
6 CO2
+ 6 H2O C6H12O6
+ 6O2
Fotosentezin
gerçekleştiği kloroplast organelinin etkinliği artan bir hücrede;
-CO2
miktarı azalır. Oksijen miktarı artar.
-pH
artar. Asidik değer düşer.
-Monomer
miktarı artar.
-Hücre
yoğunluğu artar.
|
-Kloroplastın
en dışında seçici geçirgen yapıda çift zar bulunur. (Dış zar geçirgen iç zar
seçici geçirgendir.)
-Kloroplast
, stroma, granum ve ara lamellerden oluşur.
-Stroma:
İçerisinde DNA, RNA, ribozom, enzim, nişasta, lipit bulunan en içteki sıvı
kısımdır.
-Granum:
Tilakoit zar denilen üçüncü bir zar sisteminin üst üste dizilerek oluşturduğu
lamelli yapıdır. Klorofil bu tilakoit zarlarda bulunur. Granumlar, ara
lamellerle birbirine bağlanarak güneş ışığının daha fazla emilmesini sağlar.
Bu da bitkinin daha fazla ışık alması ve daha fazla fotosentez yapabilmesi
demektir.
-Kloroplastların
kendilerine ait DNA’sı olduğundan gerektiğinde DNA’sını eşleyerek çoğalabilir. İhtiyaç duyduğu proteinlerin bir kısmını kendi ribozomlarında
sentezler.
-Kloroplastlarda
fotosentezin ışığa bağımlı reaksiyonlarında üretilen ATP’ler yine
fotosentezin ışıktan bağımsız reaksiyonlarında besin sentezi için harcanır.
Kloroplast dışında başka bir metabolik olayda harcanmaz.
b) Kromoplastlar
-Bitki
hücrelerine yeşil dışındaki renkleri veren plastitlerdir. Örneğin; sarı
(ksantofil), turuncu (karoten), kırmızı (likopen) renkte olan plastitler
kromoplastlardır.
-Kromoplastlar
bitkilerde çiçeklerin taç yapraklarında, bazı bitkilerin köklerinde meyve ve
tohumlarda bol miktarda bulunur.
-Sonbaharda
yaprakların dökülmeden önce sararmasının nedeni, klorofil pigmentinin
yapısının bozulması ve kloroplastların kromoplastlara dönüşmesidir.

Kloroplastların kromoplasta dönüşmesiyle domatesin kızarması
c)
Lökoplastlar
-Renksiz
plastitlerdir.
-Lökoplastlar
uzun süre ışık alırsa yeşil renkli kloroplastlara dönüşebilir. Örnek;
patatesi ışıkta çillenmesi.
-Bitkinin
kök, toprak altı gövdesi ve tohum gibi depo organlarının hücrelerinde bulunur.
-Nişasta, yağ ve protein depo eder.
-
Örneğin patates yumrusunda nişasta, baklagil tohumunda protein, ayçiçeği tohumunda
yağ depolayan lökoplastlar bulunmaktadır.
Prokaryot hücre, hayvan hücresi ve bitki hücrelerinin bazı
hücresel yapılar bakımından karşılaştırılması
|
Yapı
|
Prokaryot hücre
|
Bitki hücresi
|
Hayvan hücresi
|
Kısaca görevi
|
|
Hücre
zarı
|
Var
|
Var
|
Var
|
Madde
alışverişi ve sitoplazmayı ortamdan ayırmak
|
|
Hücre
çeperi
|
Çoğunda
var
|
Var
|
Yok
|
Koruma
ve destek
|
|
Ribozom
|
Var
|
Var
|
Var
|
Protein
sentezi
|
|
Mitokondri
|
Yok
|
Var
|
Var
|
Enerji
(ATP) üretim merkezi
|
|
Plastitler
|
Yok
|
Var
|
Yok
|
Çeşitli
pigmenler taşıma, besin depo etme
|
|
Klorofil
|
Bazılarında
var
|
Çoğunda
var
|
Yok
|
Fotosentez
|
|
Sentrozom
|
Yok
|
Yok
|
Var
|
Hücre
ölünmesi
|
|
Lizozom
|
Yok
|
Benzeri
var
|
Var
|
Hücre
içi sindirimi
|
|
Golgi
|
Yok
|
Var
|
Var
|
Salgı
yapma
|
|
ER
|
Yok
|
Var
|
Var
|
Madde
taşınması
|
|
Koful
|
Yok
|
Var (büyük)
|
Var
(küçük)
|
Geçici
depolama
|
|
Çekirdek
|
Yok
|
Var
|
Var
|
Yönetim
merkezi
|
|
Çekirdekçik
|
Yok
|
Var
|
Var
|
rRNA
ve ribozom sentezi
|
|
Plazmit
|
Genelinde
var
|
Yok
|
Yok
|
Direnç
sağlama
|
|
Kapsül
|
Bazılarında var
|
Yok
|
Yok
|
Yüzeylere yapışma,
Direnç sağlama
|
|
Endospor
oluşturma
|
Bazılarında
var
|
Yok
|
Yok
|
Olumsuz şartlara
dayanabilme
|
Yönerge: Ökaryot ve prokaryot hücre görselleri, bu
hücrelere ait bazı alt birimler numaralandırılarak verilmiştir. Görsel
üzerinde çizgilerle belirtilen yapıların isimlerini yazınız. Verilen soruları
yanıtlayınız.
 
1. Her iki hücre çeşidinde ortak olan yapıların isimlerini
aşağıdaki boşluklara
yazınız.
CEVAP: Hücre zarı, sitoplazma ve ribozom ortak yapılardır.
2. Ökaryot hücre görselinde 1, 6, 8 ve 9 ile gösterilen
birimlerin ortak özelliklerini
yazınız.
CEVAP: Zar ile çevrili organellerdir.
3. Görsellerdeki prokaryot ve ökaryot hücrelerde DNA'nın
bulunduğu yapıların
isimlerini yazınız.
CEVAP: Ökaryot hücrede DNA içeren çekirdek, mitokondri ve
kloroplast organelleridir.
Prokaryot hücrede ise çekirdek olmadığından DNA sitoplazmada nükleoid
denilen bölgede serbest hâlde bulunur.
|
SORU 1.
(2025-TYT/FEN)
Aşağıda
hücre zarından bir kesit şematize edilmiştir.

Şekildeki
numaralanmış kısımlarla ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) I,
glikoprotein olup hücreye özgüllük kazandırır.
B) II, kolesterol
olup hücre zarına dayanıklılık kazandırır.
C) III,
taşıyıcı protein olup aktif taşımada işlev görebilir.
D) IV,
kanal proteini olup kolaylaştırılmış difüzyonda işlev
görür.
E) V,
lipoprotein olup reseptör olarak işlev görür.
SORU 2.
(2025-MSÜ/FEN)
Aşağıdaki
organellerden hangisi çift katlı zarla kuşatılmıştır?
A) Peroksizom
B) Lizozom
C) Endoplazmik
retikulum
D) Golgi cisimciği
E) Mitokondri
SORU 3.
(2024-TYT/FEN)
Hücre
çekirdeği ile ilgili
I.
İnsandaki olgun vücut hücrelerinin çekirdek sayısı aynıdır.
II. İki
katlı bir zar tarafından kuşatılmıştır.
III.
Tüm hücreler yaşamları boyunca çekirdeğe sahiptir.
ifadelerinden
hangileri doğrudur?
A)
Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
D) I ve
II E) II ve III
SORU 4.
(2023-TYT/FEN)
Kofulların
çeşitli hücrelerdeki işlevleriyle ilgili,
I.
Besin kofulları, içerdikleri besinlerin sindiriminde işlev gören
enzimleri kendileri üretir.
II.
Tatlı sularda yaşayan protistlerdeki kontraktil kofullar, fazla suyun hücreden
uzaklaştırılmasında işlev görür.
III.
Bitki hücrelerinde bulunan merkezî kofullar, küçük kofulların
kaynaşmasıyla oluşur.
ifadelerinden
hangileri doğrudur?
A)
Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II
D) II
ve III E) I, II ve III
SORU 5. (2022-TYT/FEN)
Tipik
bir bitki ve hayvan hücresi karşılaştırıldığında
aşağıdakilerden
hangisi ortak değildir?
A)
Enerji kullanarak hücre içine molekül alma
B)
Oksijen kullanarak enerji üretimi gerçekleştiren
organellere
sahip olma
C)
Hücrede üretilen bazı maddeleri hücre dışına salgılama
D)
Üzerinde ribozomlar bulunan endoplazmik retikuluma sahip olma
E) Atık ürünleri merkezi kofulda depolama
SORU:
6. (2021 MSÜ)
Ökaryot
hücre zarının özgüllüğünü;
I. fosfolipit
II.
glikolipit
III.
glikoprotein
moleküllerinden
hangileri belirler?
A) Yalnız
I B) Yalnız III C) I ve III
D) II
ve III E) I, II ve III
SORU 7.
(2020-TYT/FEN)
Aşağıda
bir hayvan ve bitki hücresi şematize edilmiştir.

Bu hücreler
karşılaştırıldığında aşağıdakilerin hangisi açısından aralarında
farklılık olmadığı
görülür?
A)
Hücre duvarının varlığı
B)
Hücre bölünmesinde sitokinezin gerçekleşme şekli
C)
Hücre içerisinde yer alan organel çeşitleri
D)
Hücre içi iskelet elemanlarının varlığı
E) Kofulların sayısı ve büyüklükler
SORU 8.
(2018-MSÜ/Fen)
Hücrelerin,
prokaryotik ve ökaryotik olarak gruplandırılmasın-
da
aşağıdaki özelliklerden hangisi kullanılmaktadır?
A)
Kalıtım materyalinin zarla çevrili olması
B)
Hücre duvarının varlığı
C)
Hücre zarının yapısı
D)
Ribozomların varlığı
E)
Hareketi sağlayan yapıların varlığı
SORU 9.
(2015 YGS/Fen Bilimleri)
Bir
bitki hücresinde bulunan çift zarla çevrili yapılar aşağıdakilerden
hangisinde doğru verilmiştir?
A) Plastit-Mitokondri-Endoplazmik
retikulum
B)
Plastit- Mitokondri-Çekirdek
C)
Çekirdek-Golgi cisimciği-Mitokondri
D)
Plastit- Golgi cisimciği-Koful
E)
Çekirdek-Mitokondri- Endoplazmik retikulum
SORU 10. (2014
– LYS2 / BİY)
Bir
bakteri hücresiyle bitki hücresi karşılaştırıldığında, aşağıdaki
özelliklerden hangisi farklılık göstermez?
A)
Hücre duvarının yapısı
B)
Oksijenli solunumda kullanılan enzimler
C)
Kromozomların yapısı
D)
Ribozomların yapısı
E)
Hücrelerin bölünme şekli
SORU
11. (2013- LYS2 / BİY)
I.
Merkezî koful
II.
Granüllü endoplazmik retikulum
III.
Hücre zarı
IV.
Hücre duvarı
V.
Hücre iskeleti elemanları
Yukarıdaki
hücresel yapılardan hangileri hem hayvan hem de bitki hücresinde bulunabilir?
A) I
ve II
B)
III ve IV
C) I,
II ve III
D)
II, III ve V
E)
II, IV ve V
SORU 12.
(2012- LYS2 / BİY)
Hayvansal
hücre zarlarına özgüllük kazandıran glikolipitler, aşağıdakilerin hangisinde
sentezlenir?
A)
Ribozomlarda
B)
Sitoplazmada
C)
Golgi aygıtında
D)
Lizozomda
E)
Hücre zarında
SORU 13. (2010
– LYS2 / BİYO)
Bir
hücrenin,
I.
ribozom,
II.
hücre duvarı,
III.
mitokondri
yapılarından
hangilerine sahip olması ökaryot hücre olduğuna karar vermek için
kullanılabilir?
A) Yalnız
I B) Yalnız II C) Yalnız III
D) I ve
II E) II ve III
SORU 14. (2009-
ÖSS / FEN-1)
Ökaryotik
bir hücrede, salgılanmak üzere sentezlenen bir protein aşağıdaki yollardan
hangisini izler?
A)
Golgi aygıtı – Granülsüz endoplazmik retikulum– Hücre zarı
B)
Golgi aygıtı – Granüllü endoplazmik retikulum – Hücre zarı
C)
Granüllü endoplazmik retikulum – Hücre zarı – Golgi aygıtı
D)
Granüllü endoplazmik retikulum – Golgi aygıtı – Hücre zarı
E)
Granülsüz endoplazmik retikulum – Golgi aygıtı– Hücre zarı
SORU 15.
(2006-ÖSS)
Normal
çevre koşullarında, bitkilerin kloroplastlarında aşağıdaki olaylardan
hangisi gerçekleşmez?
A)
Enzimlerin kullanılması
B) ATP
üretimi
C)
DNA’nın eşlenmesi
D)
Organik madde üretimi
E) Yağ
depolanması
SORU
16. (2005 ÖSS)
Aşağıdaki
tabloda I, II, III, IV olarak numaralandırılan bakteri, mantar, bitki ve
hayvan hücrelerinin bazı yapısal özellikleriyle ilgili bilgiler verilmiştir.

Buna
göre, I, II, III, IV numaralı hücrelerin ait olduğu canlılar aşağıdakilerin
hangisinde doğru olarak verilmiştir?

SORU
17. (2003 ÖSS)
Bir
hücrede oksijenli solunum, protein sentezi, fotosentez olaylarının tümünün
gerçekleşebilmesi için bu hücrede,
I.
ribozom
II.
kloroplast
III.
mitokondri
IV.
sentrozom
organellerinden
hangilerinin bulunması zorunludur?
A) I
ve II
B) II
ve III
C) I,
II ve III
D) I,
III ve IV
E)
II, III ve IV
SORU
18. Aşağıda bir bitki hücresindeki mitokondri ile kloroplast
arasındaki madde alışverişi gösterilmiştir.

Şekilde A, B, C ve
D ile gösterilen maddelerin doğru eşleştirilmesi aşağıdakilerden hangisinde gösterilmiştir?
|
|
A
|
B
|
C
|
D
|
|
A)
|
Besin
|
O2
|
H2O
|
CO2
|
|
B)
|
H2O
|
O2
|
Besin
|
CO2
|
|
C)
|
H2O
|
Besin
|
O2
|
CO2
|
|
D)
|
CO2
|
H2O
|
Besin
|
O2
|
|
E)
|
O2
|
CO2
|
H2O
|
Besin
|
SORU 19.
●
ATP sentezi
●
Bölünerek çoğalma
●
Enzim sentezi
●
Protein sentezi
Yukarıda
verilen hayatsal olayların tümünü gerçekleştiren organel hangisidir?
A)
Mitokondri
B)
Golgi cisimciği
C)
Ribozom
D)
Çekirdekçik
E) Lizozom
SORU 20.
●Hücreye desteklik
yapar.
● Üzerinde ribozom
bulunabilir.
●Ca++
depo eder.
● Hücrede üretilen
maddelerin iletiminde görev yapar.
Yukarıda
özellikleri verilen organel aşağıdakilerden hangisidir?
A)
Mitokondri
B)
Endoplazmik retikulum
C)
Ribozom
D) Sentrozom
E) Peroksizom
CEVAPLAR
1. V, lipoprotein değil,
fosfolipttir.
CEVAP:E
2. Mitokondri çift katlı zar ile
kuşatılmıştır.
CEVAP: E
3. Çizgili kas hücreleri çok
çekirdeklidir. Alyuvarlar olgunlaşıp kana geçerken çekirdeklerini kaybederler.
Çekirdek çift katlı zar ile kuşatılmıştır.
CEVAP: B
4. Koful taşıdığı enzimi kendisi
üretmez. Ribozomlarda üretiilir. Golgide enzime dönüştürülür.
CEVAP: D
5. Merkezi koful tipik bir bitki
hücresinde bulunur. Hayvan hücresinde bulunmaz.
CEVAP: E
6. Fosfolipit, hücre zarının temel yapısını oluşturur. Reseptör
değildir.
CEVAP: D
7. Hücre içi iskelet elemanları
ökaryot hücrelerde ortak olarak bulunur.
CEVAP: D
8. Ökaryot hücrelerde kalıtım
materyali olan DNA zarla kuşatılmış çekirdek içerisinde bulunur.
Prokaryotlarda ise sitoplazmada nükleoit denilen bölgede bulunur. Zarla
kuşatılmamıştır.
CEVAP: A
9. Plastit- Mitokondri-Çekirdek CEVAP: B
10. Hücre duvarının yapısı
bakterilerde peptidoglikan, bitkilerde ise selülozdur. Kromozomların
yapısında bakterilerde histon protein yok, bitkilerde vardır.
Bakterilerin ribozomları küçük, bitkilerin ise daha büyüktür.
Bakteriler mitoz bölünemez, bitkiler bölünebilir. Hem bakterilerde hem de
bitkilerde O2’li solunumda kullanılan enzimler ortaktır.
CEVAP: B
11. Merkezî koful ve hücre duvarı
bitkilerde bulunur, hayvanlarda bulunmaz. Ancak
Granüllü endoplazmik retikulum, hücre zarı ve hücre iskeleti elemanları
bitki ve hayvan hücrelerinde ortak olarak bulunur. CEVAP: D
12. Glikolipit üretimini
gerçekleştiren oganel, golgi aygıtıdır.
CEVAP: C
13. Prokaryotlarda zarlı oluşum
yoktur. Ribozom bütün canlılarda ortaktır. Hücre duvarı hem prokaryot hem de
ökaryotlarda bulunabilir. Ancak mitokondri prokaryotlarda yoktur.
CEVAP: C
14. Salgılanacak protein granüllü
ER üzerindeki ribozomlarda sentezlenir. Golgide işlenir paketlenir. Hücre
zarından dışarı salınır.
CEVAP: D
15. Yağ depolanması kloroplastlarda
değil, lökoplastlarda olur.
CEVAP: E
16. I, kloroplast yok, hücre duvarı var,
mantardır.
II, kloroplast olduğu için bitkidir.
III, kloroplast ve hücre duvarı olmadığı için hayvandır.
IV, hücre duvarı var zarlı oluşum yok, bakteridir.
CEVAP: D
17. Protein sentezi için
ribozom, oksijenli solunum için mitokondri, fotosentez için kloroplast
organelleri gereklidir. Sentrozom hayvan hücrelerinin bölünmesi sürecinde iğ
ipliklerinin oluşumunda işlev görür.
CEVAP: C
18. A+B= CO2+H2O,
C+D=Besin+O2
Şeklinde olmalıdır. Buna göre;
CEVAP: D
19. Verilen özelliklere sahip
organel mitokondridir.
CEVAP: A
20. Verilen özellikler endoplazmik
retikuluma aittir.
CEVAP: B
|